KIYÂMET SURESİ - الْقِيٰمَةِۙ - İSHAK DANIŞ - İnsan, imtihan edilmeyip kendi haline bırakılacağını mı sanır? @Müddessir Kuran Merkezi

SURE HAKKINDA

Mekke döneminde inmiştir. 40 âyettir. Sûre, adını birinci âyetteki “el-Kıyâme”kelimesinden almıştır. Sûrede başlıca, öldükten sonra dirilme ve ceza, ölümsırasında insanın durumu ve kâfirlerin ahirette karşılaşacağı zorluklar konuedilmektedir

SURE NÛZÜL

Mushaftaki sıralamada yetmiş beşinci, iniş sırasına göre otuz birinci sûredir. Karia sûresinden sonra, Hümeze sûresinden önce Mekke’de inmiştir.

SURE'NİN KONUSU

Allah’ın insanları yeniden diriltmeye muktedir olduğunu bildiren âyetlerle başlayan sûrede ağırlıklı olarak kıyamet koparken evrende meydana gelecek olaylar, ölmek üzere olan insanın halleri, öldükten sonra dirilme ve hesap konuları ile inkârcıların âhirette karşılaşacağı zorluklar, mutlu ve mutsuz insanların halleri ele alınmaktadır. Sûrede ayrıca vahiy esnasında Hz. Peygamber’in Cebrâil’den aldığı vahyi hâfızasına yerleştirmek için gösterdiği gayret, Allah Teâlâ’nın bu konudaki uyarıları ve âhiretin varlığını ispatlayan deliller üzerinde durulmuştur.

KIYÂMET SURESİ - الْقِيٰمَةِۙ - SES DOSYASINI BURADAN İNDİR KIYÂMET SURESİ - الْقِيٰمَةِۙ - PDF DOSYASINI BURADAN İNDİR

KIYÂMET SURESİ - الْقِيٰمَةِۙ - OKUNUŞ

بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِیْمِ | لَٓا اُقْسِمُ بِيَوْمِ الْقِيٰمَةِۙ (١) وَلَٓا اُقْسِمُ بِالنَّفْسِ اللَّوَّامَةِ (٢) اَيَحْسَبُ الْاِنْسَانُ اَلَّنْ نَجْمَعَ عِظَامَهُؕ (٣) بَلٰى قَادِرٖينَ عَلٰٓى اَنْ نُسَوِّيَ بَنَانَهُ (٤) بَلْ يُرٖيدُ الْاِنْسَانُ لِيَفْجُرَ اَمَامَهُۚ (٥) يَسْـَٔلُ اَيَّانَ يَوْمُ الْقِيٰمَةِؕ (٦) فَاِذَا بَرِقَ الْبَصَرُۙ (٧) وَخَسَفَ الْقَمَرُۙ (٨) وَجُمِعَ الشَّمْسُ وَالْقَمَرُۙ (٩) يَقُولُ الْاِنْسَانُ يَوْمَئِذٍ اَيْنَ الْمَفَرُّۚ (١٠) كَلَّا لَا وَزَرَۚ (١١) اِلٰى رَبِّكَ يَوْمَئِذٍۨ الْمُسْتَقَرُّؕ (١٢) يُنَبَّـؤُا الْاِنْسَانُ يَوْمَئِذٍ بِمَا قَدَّمَ وَاَخَّرَؕ (١٣) بَلِ الْاِنْسَانُ عَلٰى نَفْسِهٖ بَصٖيرَةٌۙ (١٤) وَلَوْ اَلْقٰى مَعَاذٖيرَهُؕ (١٥) لَا تُحَرِّكْ بِهٖ لِسَانَكَ لِتَعْجَلَ بِهٖؕ (١٦) اِنَّ عَلَيْنَا جَمْعَهُ وَقُرْاٰنَهُۚ (١٧) فَاِذَا قَرَأْنَاهُ فَاتَّبِعْ قُرْاٰنَهُۚ (١٨) ثُمَّ اِنَّ عَلَيْنَا بَيَانَهُؕ (١٩) كَلَّا بَلْ تُحِبُّونَ الْعَاجِلَةَۙ (٢٠) وَتَذَرُونَ الْاٰخِرَةَؕ (٢١) وُجُوهٌ يَوْمَئِذٍ نَاضِرَةٌۙ (٢٢) اِلٰى رَبِّهَا نَاظِرَةٌۚ (٢٣) وَوُجُوهٌ يَوْمَئِذٍ بَاسِرَةٌۙ (٢٤) تَظُنُّ اَنْ يُفْعَلَ بِهَا فَاقِرَةٌؕ (٢٥) كَلَّٓا اِذَا بَلَغَتِ التَّرَاقِيَۙ (٢٦) وَقٖيلَ مَنْ رَࣝاقٍۙ (٢٧) وَظَنَّ اَنَّهُ الْفِرَاقُۙ (٢٨) وَالْتَفَّتِ السَّاقُ بِالسَّاقِۙ (٢٩) اِلٰى رَبِّكَ يَوْمَئِذٍۨ الْمَسَاقُؕࣖ (٣٠) فَلَا صَدَّقَ وَلَا صَلّٰىۙ (٣١) وَلٰكِنْ كَذَّبَ وَتَوَلّٰىۙ (٣٢) ثُمَّ ذَهَبَ اِلٰٓى اَهْلِهٖ يَتَمَطّٰىؕ (٣٣) اَوْلٰى لَكَ فَاَوْلٰىۙ (٣٤) ثُمَّ اَوْلٰى لَكَ فَاَوْلٰىؕ (٣٥) اَيَحْسَبُ الْاِنْسَانُ اَنْ يُتْرَكَ سُدًىؕ (٣٦) اَلَمْ يَكُ نُطْفَةً مِنْ مَنِيٍّ يُمْنٰىۙ (٣٧) ثُمَّ كَانَ عَلَقَةً فَخَلَقَ فَسَوّٰىۙ (٣٨) فَجَعَلَ مِنْهُ الزَّوْجَيْنِ الذَّكَرَ وَالْاُنْثٰىؕ (٣٩) اَلَيْسَ ذٰلِكَ بِقَادِرٍ عَلٰٓى اَنْ يُحْيِيَ الْمَوْتٰى (٤٠)

KIYÂMET SURESİ - الْقِيٰمَةِۙ - MEALİ

Rahman ve Rahim Olan Allah’ın Adı ile.. 1- Andolsun, Kıyâmet vakti'ne; 2- Andolsun, kendini kınayan nefse; 3- Bizim Kudretimizle, kendini yarattığımız insan kendini yeniden yaratamayacağımızı mı sanır? 4- Şüphesiz Biz Kudretimizle, insanın paramparça olmuş parmaklarına varıncaya kadar yaratmaya 'Gücümüz' yeter... 5- Fakat insan, Rabbine asi olarak hadsiz bir şekilde sürekli günah işler... 6- Sonra da hadsiz bir şekilde alaylı tavırla şöyle der: "Kıyâmet günü ne zamandır?" 7-8-9- Kıyâmet koptuğu zaman, göz dehşetle bakakaldığı, ay tutulduğu ve güneşle ay aynı hizada birleştiği zaman; 10- İşte o gün nankör insan: "Kaçacak yer var mı?" diye telaşla kaçmaya çalışır! 11- İşte o gün nankör insan asla sığınacak ve kaçacak yer bulamayacaktır! 12- İşte o gün, varılacak tek yer Yüce Rabbi'nin huzuru'dur. 13- Nankör insan o dehşetli günde yaptığı pislik amelleri tek tek hatırlar. 14-15- Artık o dehşetli günde insan, özürlerini istediği kadar saysa da kendisine asla fayda vermez! 16- Ey Resûlüm! Sana vahyedeceğimiz ve Bizim korumamız da olan Şanlı Kur'an-ı okumada acele etme! 17- Şüphesiz Biz, Şanlı Kur'an-ı hafızanda ve kalbinde sapasağlam tutman için Kudretimizle Sana yardım edeceğiz... 18- Ey Resûlüm! Vahiylerimizi Sana ulaştıran Cebrail Kur'ân-ı tecvid ile okumaya başladığı zaman okunuşu takip et. 19- Daha sonrasın da Şanlı Kur'an-ı açıklamak elbette 'Bize' aittir. 20- Ey insanlar! Şüphesiz, sizler çabuk geçmekte olan dünya malını aşırı derecede severek, 21- Âhiret hayatını değersiz olarak görüyorsunuz! 22-23- Şüphesiz, o gün bir takım yüzler Rableri'nin 'Nûr-û Cemaline' bakarak mutlu olacaktır. 24-25- Şüphesiz, o gün bir takım yüzler de yapmış oldukları pislik işler yüzünden bellerini kırıp her taraftan kendilerini sıkıntıya uğratacak bir azap geleceğini anlayacaktır! 26-27- Hayır! artık o nankörler için çok geç, can boğaza gelip dayandığında!, O nankörlere "Kurtaracak olan kimdir?" denildiğinde; 28- O nankörler bu durumun sonları olduğunu anladıklarında; 29- O günün dehşetinden dolayı bacaklar birbirine dolaştığı zaman; 30- O dehşetli gün, varılacak tek yer, herşeyin Azametine ve Kudretine boyun eğdiği Yüce Allah'ın huzur'dur. 31- O nankörler, ne sadaka vermişti, ne de namaz kılmıştı! 32- Aksine, Yüce Allah katından gelen Hakkı 'Değerli Elçiyi ve Şanlı Kur'an-ı' yalanlamış ve kibirlerinden dolayı yüz çevirmişlerdi! 33- Sonrada, haksız yere kibir ve gurura kapılarak çalım sata sata hiçbirşey olmayacağını sanarak aileleri'nin yanına gitmişlerdi. 34- Ey insanlar! Yaptığınız kötü işler sebebiyle acı sonunuz yaklaştıkça yaklaşıyor! 35- Evet, o acı son çok yaklaşıyor sizlere! 36- İnsan, imtihan edilmeyip kendi haline bırakılacağını mı sanır!? 37- İnsan, döl yatağına akıtılan meninin içinden bir sperm değil miydi? 38- Sonra o, aşılanan bir yumurta olmuş derken, Yüce Allah onu yaratıp şekillendirmiş; 39- Yüce Allah Kudretiyle, aşılanan bu yumurtalardan 'erkek ve dişi' olmak üzere iki cinsi var etti. 40- Bütün bunları yapan, Yüce Allah'ın ölüleri diriltmeye 'Gücü' yetmez mi?

KIYÂMET SURESİ - الْقِيٰمَةِۙ - MEALİ;

1- Andolsun, Kıyâmet vakti'ne;

2- Andolsun, kendini kınayan nefse; 

3- Bizim Kudretimizle, kendini yarattığımız insan kendini yeniden yaratamayacağımızı mı sanır? 

4- Şüphesiz Biz Kudretimizle, insanın paramparça olmuş parmaklarına varıncaya kadar yaratmaya 'Gücümüz' yeter... 

5- Fakat insan, Rabbine asi olarak hadsiz bir şekilde sürekli günah işler... 

6- Sonra da hadsiz bir şekilde alaylı tavırla şöyle der: "Kıyâmet günü ne zamandır?" 

7-8-9- Kıyâmet koptuğu zaman, göz dehşetle bakakaldığı, ay tutulduğu ve güneşle ay aynı hizada birleştiği zaman; 

10- İşte o gün nankör insan: "Kaçacak yer var mı?" diye telaşla kaçmaya çalışır! 

11- İşte o gün nankör insan asla sığınacak ve kaçacak yer bulamayacaktır! 

12- İşte o gün, varılacak tek yer Yüce Rabbi'nin huzuru'dur. 

13- Nankör insan o dehşetli günde yaptığı pislik amelleri tek tek hatırlar. 

14-15- Artık o dehşetli günde insan, özürlerini istediği kadar saysa da kendisine asla fayda vermez! 

16- Ey Resûlüm! Sana vahyedeceğimiz ve Bizim korumamız da olan Şanlı Kur'an-ı okumada acele etme! 

17- Şüphesiz Biz, Şanlı Kur'an-ı hafızanda ve kalbinde sapasağlam tutman için Kudretimizle Sana yardım edeceğiz... 

18- Ey Resûlüm! Vahiylerimizi Sana ulaştıran Cebrail Kur'ân-ı tecvid ile okumaya başladığı zaman okunuşu takip et. 

19- Daha sonrasın da Şanlı Kur'an-ı açıklamak elbette 'Bize' aittir. 

20- Ey insanlar! Şüphesiz, sizler çabuk geçmekte olan dünya malını aşırı derecede severek, 

21- Âhiret hayatını değersiz olarak görüyorsunuz! 

22-23- Şüphesiz, o gün bir takım yüzler Rableri'nin 'Nûr-û Cemaline' bakarak mutlu olacaktır. 

24-25- Şüphesiz, o gün bir takım yüzler de yapmış oldukları pislik işler yüzünden bellerini kırıp her taraftan kendilerini sıkıntıya uğratacak bir azap geleceğini anlayacaktır! 

26-27- Hayır! artık o nankörler için çok geç, can boğaza gelip dayandığında!, O nankörlere "Kurtaracak olan kimdir?" denildiğinde; 

28- O nankörler bu durumun sonları olduğunu anladıklarında; 

29- O günün dehşetinden dolayı bacaklar birbirine dolaştığı zaman; 

30- O dehşetli gün, varılacak tek yer, herşeyin Azametine ve Kudretine boyun eğdiği Yüce Allah'ın huzur'dur. 

31- O nankörler, ne sadaka vermişti, ne de namaz kılmıştı! 

32- Aksine, Yüce Allah katından gelen Hakkı 'Değerli Elçiyi ve Şanlı Kur'an-ı' yalanlamış ve kibirlerinden dolayı yüz çevirmişlerdi! 

33- Sonrada, haksız yere kibir ve gurura kapılarak çalım sata sata hiçbirşey olmayacağını sanarak aileleri'nin yanına gitmişlerdi. 

34- Ey insanlar! Yaptığınız kötü işler sebebiyle acı sonunuz yaklaştıkça yaklaşıyor! 

35- Evet, o acı son çok yaklaşıyor sizlere! 

36- İnsan, imtihan edilmeyip kendi haline bırakılacağını mı sanır!? 

37- İnsan, döl yatağına akıtılan meninin içinden bir sperm değil miydi? 

38- Sonra o, aşılanan bir yumurta olmuş derken, Yüce Allah onu yaratıp şekillendirmiş; 

39- Yüce Allah Kudretiyle, aşılanan bu yumurtalardan 'erkek ve dişi' olmak üzere iki cinsi var etti. 

40- Bütün bunları yapan, Yüce Allah'ın ölüleri diriltmeye 'Gücü' yetmez mi?